Sağlık Turizmi kavramı hayatımıza girmesiyle birlikte ülkemizde yeni bir iş potansiyeli gündeme geldi. Pek çok insanın merak ettiği bu kavramın  ülkemiz için ne anlama geldiğini  öğrenmekte yarar var.

Öncelikle sağlık turizmi nedir sorusuna cevap vermek gerekir. Sağlık turizmi, sağlığın tedavisi,  korunması, iyileştirilmesi ve geliştirilmesi amacıyla kişilerin yaşadıkları yerden farklı olan bir ülkeye seyahat etmesi sonucu sağlık ve turizm imkanlarından faydalanması olarak tanımlanır. Bu tanımdan anlaşılacağı üzere ve günümüzdeki ulaşım kolaylığı göz önüne alındığında uluslararası hasta transferi oldukça yoğun gerçekleşir. Bu yoğunluğun her geçen yıl artacağı da ön görülür. Ülkemiz ise bulunduğu konumu ve gelişmiş turizm imkanlarıyla sağlık turizminde ciddi bir potansiyele sahip. Sadece turizm açısından değil aynı zamanda kaliteli hekimleri ve güçlü insan kaynağı sayesinde hızla gelişmeye devam eder. Ülkemizin sahip olduğu zengin imkanları en iyi şekilde anlamak ve değerlendirmek yine bizim elimizde. Bu yüzden sağlık turizmi hakkında merak ettiğiniz sorulara her hafta beraber cevap aramaya çalışacağız.


TURİZM ŞEHİRLERİ DEĞERİNİ ARTIRIYOR
Antalya, İstanbul, İzmir, Muğla, Aydın gibi kıyı şeridinde bulunan turizm şehirleri, gelişen sağlık turizmi kapsamında ülkemizin markalaşan değerleri haline geliyor. Sıcak kumun, serin denizin ve göz alıcı güneşin yanı sıra Topkapı Sarayı’ndan Yivli Minare’ye, Aspendos Antik Tiyatrosu’ndan Efes Antik Kenti’ne, Kız Kulesi’nden Alanya Kalesi’ne keşfedilen ve keşfedilemeyen dünyada nam salmış değerler uzun yıllardır turistlerin ilgisini cezbeder. 
Tarihi ve turistik bölgeler haricinde yamaç paraşütü, dalış, yelken, rafting gibi sporsal faaliyetler ile  fotoğrafçılık, film festivalleri, sergiler gibi kültürel aktiviteler insanların ülkemizi ziyaret etme amaçları arasına girmiştir. 


ÜLKEMİZİN HER BOYUTU
Turizm şehirlerinden bahsederken spesifik özellikleri ve değerleri ile son yıllarda popülaritesi hızla artan şehirlere değinmek de gerekir. Ülkemizin kültürel değerlerinin yanında gastronomi başkenti olan Gaziantep, Tarihi Kapadokya bölgesi ve romantik balonları üzerine Çin’de şarkı yazdıran Nevşehir, temiz havası yeşilin her tonunu hissettiren Karadeniz yaylalar, termal olanakların yoğun olduğu Afyon, Denizli gibi iller, kış turizminde ve dağcılık alanlarında önemli yer edinen Uludağ, Palandöken ve Ağrı Dağı; ülkemizin karada, denizde ve her mevsimde ne kadar bereketli kaynaklara sahip olduğunu hatırlatır. Bu değerleri görmek isteyen yabancıları ülkemizde ağırlamak  ya da tüm bu güzellikler hakkında hiçbir fikri olmayan yabancılara da tanıtmak için yine sağlık turizmi  çok önemli bir fırsat.
Otelcilik, konaklama, lojistik, ulaşım alanlarında yine aynı şekilde geniş hizmet ağı bulunan Türkiye’de insanların sağlıklarını daha iyi hale getirmek isterken tüm bu anlatılan turizm kaynaklarından yararlanılması gerektiği bilinir.
O halde ülkemizdeki bu güzel fırsatları en iyi şekilde değerlendirmek ve hizmetleri dünyayla paylaşmak adına sağlığın “turizm” boyutunda iyi bir hazırlık gerekir. Bu amaç doğrultusunda sağlık turizmi multidisipliner bir alan olduğu ve sadece sağlığı korumak, tedavi etmek, iyileştirmek ya da geliştirmek değil bunun üzerine ülkemizdeki geniş turizm olanaklarının değerlendirilmesi gerektiği bilinmelidir. 
Tüm bu olanakların ülkemize kazandıracağı yeni iş potansiyelleri ve fırsatları analiz etmek yine sağlık turizmi açısından önemlidir.