10. Yargı Paketi, 30 maddeden oluşan teklif, ceza adalet sisteminin etkinliğini artırmayı, cezasızlık algısını ortadan kaldırmayı ve hükümlülerin rehabilitasyonunu güçlendirmeyi hedefliyor. Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararlarına uyum sağlayan düzenlemeler, hukuk güvenliği ve hak arama hürriyetini güçlendirmeyi amaçlıyor. Ancak, muhalefet teklifin Anayasa’ya aykırı unsurlar içerdiğini ve siyasi saiklerle hazırlandığını iddia ederek eleştirilerde bulundu.
CEZA ADALETİ VE REFORM HEDEFLERİ
TBMM Adalet Komisyonu, AK Parti İstanbul Milletvekili Cüneyt Yüksel başkanlığında toplandı. Yüksel, teklifin ceza adaletinin yalnızca cezalandırma değil, aynı zamanda rehabilitasyon ve toplumsal huzuru sağlama amacı taşıdığını vurguladı. “Ceza adaleti, devletin kudretini değil, adaletle yoğrulmuş merhametini gösterdiği yerdir,” diyen Yüksel, teklifin 2025 Yargı Reformu Stratejisi’ne uygun olarak hazırlandığını belirtti. Teklif, suç ve yaptırım dengesini toplumsal ihtiyaçlar çerçevesinde yeniden ele almayı, caydırıcılığı artırmayı ve hükümlülerin topluma kazandırılmasını sağlamayı amaçlıyor.
AK Parti Samsun Milletvekili Orhan Kırcalı, teklifin trafik güvenliği, suç önleme ve infaz adaleti gibi alanlarda önemli düzenlemeler içerdiğini ifade etti. Kırcalı, “Gerçek adalet, sadece hükümde değil, infazda vücut bulur,” diyerek teklifin cezasızlık algısını ortadan kaldırmayı ve hukuk devleti ilkelerini güçlendirmeyi hedeflediğini vurguladı. Teklif, ayrıca hükümlülerin yeniden suç işleme riskini azaltmayı ve sosyal hayata uyumlarını kolaylaştırmayı öngörüyor.
MUHALEFETTEN SERT ELEŞTİRİLER
Teklif, muhalefet partilerinin sert eleştirilerine sahne oldu. CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, teklifin Anayasa’ya aykırı unsurlar içerdiğini savunarak, özellikle İstanbul Başsavcılığı’nın siyasi talimatlarla hareket ettiğini iddia etti. Emir, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik soruşturmaları “düşman ceza hukuku” uygulaması olarak nitelendirerek, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, İmamoğlu’nu siyaset sahnesinden uzaklaştırmak için operasyon başlatmıştır,” dedi. Yolsuzluk soruşturmalarında somut deliller olması gerektiğini vurgulayan Emir, “Yüzlerce sanıklı yolsuzluk soruşturması olamaz,” diyerek süreci kınadı.
DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan, teklifin “Kovid izni” olarak bilinen ve cezası kesinleşmemiş hükümlülerin erken tahliyesini düzenleyen maddeleri kapsamadığını belirtti. Hasta mahpuslar ve siyasi mahpuslar için eşitlik sağlanmadığını savunan Ayan, “Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan bir mahpus ağır hasta olamaz mı?” diyerek düzenlemelerin eksikliğini eleştirdi. Ayan, DEM Parti olarak “Kovid yasası”nın pakete eklenmesi için önerge vereceklerini duyurdu.
Yeni Yol Partisi Ankara Milletvekili İdris Şahin ise teklifin hazırlanış sürecinin aceleye getirildiğini ve Anayasa’ya aykırılıklar içerdiğini ifade etti. Şahin, “Komisyon, 8 saat içinde toplanarak kanun yapma tekniğinde hız rekoru kırıyor,” diyerek süreci eleştirdi.
CEZAEVİ VERİLERİ VE YARGI BAĞIMSIZLIĞI
MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, cezaevlerinde 415 bin 732 kişi bulunduğunu, bunun yüzde 15’inin tutuklu olduğunu açıkladı. Anayasa’nın 138. maddesine atıfta bulunan Yıldız, yargı bağımsızlığına vurgu yaparak, İstanbul merkezli soruşturmaların adli mercilerce yürütüldüğünü ve yargıya müdahale edilemeyeceğini belirtti. “Soruşturmalar, tarafsız ve bağımsız yargı mercilerince değerlendirilecektir,” diyen Yıldız, soruşturma gizliliğine saygı duyulması gerektiğini ifade etti.
ANAYASA MAHKEMESİ’NE UYUM VE İCRA DÜZENLEMELERİ
Adalet Bakanlığı tarafından hazırlanan teklif, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararlarına uyum sağlamak amacıyla İcra ve İflas Kanunu’nda değişiklikler öngörüyor. Hukuk güvenliğini ve hak arama hürriyetini güçlendirmeyi hedefleyen düzenlemeler, infaz sisteminden icra süreçlerine kadar birçok alanda yenilik getiriyor. Teklifin maddeleri üzerindeki görüşmeler tamamlanırken, düzenleme TBMM Genel Kurulu’nda görüşülerek yasalaşma sürecine ilerleyecek.
SÜREÇ DEVAM EDİYOR
Komisyonda kabul edilen teklif, ceza adalet sisteminde köklü değişiklikler öngörse de muhalefetin Anayasa’ya aykırılık ve siyasi motivasyon eleştirileri tartışmaları alevlendirdi. Teklifin Genel Kurul’daki görüşmeleri, yargı reformu sürecinin seyrini belirleyecek.
