Medical Park Ordu Hastanesi Ağız ve Diş Sağlığı Kliniği’nden Dt. Serdaroğlu dişlerin neden beyazlığını kaybettiğiyle ilgili şu bilgileri paylaştı: “Çocukluk döneminde dişlerin oluşumları esnasında meydana gelen yapısal bozukluklar, bebeklik döneminde veya anne karnındayken maruz kalınan bazı antibiyotikler, günlük yaşamda tüketilen yiyecek ve içecekler (sigara, çay ve kahve gibi boyayıcı maddeler) ve içilen sulardaki flor miktarı dişlerde renklenme yapabilir. Dişlerde oluşan bu renk değişimi iç renklenme ve dış renklenme olarak ikiye ayrılır. İç renklenme, dişin içine nüfuz etmiş ve fırçalama ile giderilemeyen lekelerdir. Dişlerin oluşumları sırasında oluşan yapısal bozukluklar da (ilaçlara bağlı veya fazla flor alımına bağlı vb.) bu sınıfa girer. Beyazlatma işlemi bu tip vakaların büyük bir kısmında çok başarılı olur. Dış renklenme ise diş yüzeyine sigara, çay, kahve ve kola gibi boyayıcı bazı gıdalardan yapışan renklenmelerdir. Çoğunlukla diş taşı temizliği ve sonrasında bu lekelerden kurtulmak mümkündür. Farklı renklenmeler, farklı tedaviler gerektirir. Bu sebeple ne tip bir tedavi yapılması gerektiğine diş hekiminizin karar vermesi en doğrusudur.”

Kısa sürede renk 3-4 ton açılabilir

Diş beyazlatma yöntemlerinin uygulama tekniğine göre iki farklı türe ayrıldığını söyleyen Dt. Tuğçe Serdaroğlu, “Ofis ortamında bir saat içinde gerçekleştirilen power bleaching; beyazlatıcı jel ve ışıktan oluşan, kısa sürede diş rengini 3-4 ton açabilen en hızlı, güvenilir ve etkili beyazlatma sistemidir. Evde diş beyazlatma (home bleaching); ağızdan alınan basit bir ölçü ile kişiye özel hazırlanan plastik ağızlıkların içine jeller konularak yapılan beyazlatma işlemidir. Ortalama 5-7 günde istenen beyazlama sağlanır. Ağızlıkların günde 4-8 saat takılması gereklidir (renge ve jele bağlı olarak değişebilir). İşleme engel herhangi bir diş ve diş eti hastalığı olmayan herkes diş beyazlatma tedavisi uygulatabilir, ancak beyazlatma öncesi diş hekimi muayenesinden geçilmesi gerekir. Ağzında ilerlemiş çürükleri ve diş eti hastalığı olanlar ise hekimleri tarafından uygulanacak olan tedavilerini yaptırdıktan sonra beyazlatma işlemini uygulatmalıdır. Bunun dışında, büyüme ve gelişimini tamamlamamış kimselere, gebelere ve emziren annelere diş beyazlatma işleminin uygulanması önerilmez” diye konuştu.

Dişlere herhangi bir zararı yoktur

Diş beyazlatma tedavisinin herkeste aynı oranda sonuç vermeyebileceğine değinen Dt. Serdaroğlu, “Diş renginin ne kadar açılacağı dişin yapısına göre değişmektedir. Diş beyazlatmanın dişlere herhangi bir zarar vermemektedir. Yapılan araştırmalar ve mikroskopik çalışmalar; yüzde 10’luk beyazlatma solüsyonu kullanımında hiçbir zarar olmadığını göstermiştir. Diş beyazlatma nedeniyle dişlerde yapısal değişiklik ve kalıcı hasar oluştuğunu gösteren tek bir araştırma bile yoktur. Dişlerin beyazlatılması için farklı konsantrasyonda ilaçlar da kullanılabilir ancak bunların da nasıl ve ne kadar kullanılacağına mutlaka diş hekimi karar vermelidir” açıklamasında bulundu.

Etkisi 2 yıl sürebilir

Diş beyazlatma etkisinin kişinin diş yapısına bağlı olarak değiştiğini ve yaklaşık 6 ay ila 2 yıl arasında sabit kaldığını dile getiren Dt. Tuğçe Serdaroğlu, “Tabii ki bu süre kişinin kendisine de bağlıdır. Beyazlatma sırasında ve sonrasında en az iki hafta dişleri boyayan maddelerden uzak durulmalıdır. Eğer siz de dişlerinizin rengi konusunda sorun yaşıyorsanız diş beyazlatma tedavisi uygulatmak için diş hekiminize başvurabilir, muayene sonucunda dişleriniz beyazlatma için uygun görüldüğü takdirde işleminizi en kısa sürede yaptırabilirsiniz” diye konuştu.