Soğuk havaların başladığı aralık ayında tezgâhlarda yer alan sebze ve meyvelerin, vitamin, mineral ve antioksidan içeriğiyle bağışıklık sistemini üst seviyede desteklediğini belirten Yenipınar, “Mevsiminde beslenmek hem vücudumuzu hem de doğayı koruyor” dedi.
DOĞANIN KIŞ HEDİYESİ: ARALIK AYININ ŞİFA KAYNAKLARI
Dr. Yenipınar, aralık ayının doğanın en zengin besin çeşitliliğini sunduğunu ifade ederek, “Soğuk hava, azalan güneş ışığı ve artan enfeksiyon riski nedeniyle vücudumuzu daha fazla desteklememiz gereken bir dönemdeyiz. Tam da bu dönemde mevsiminde yetişen ürünler en yüksek besin değerine sahip oluyor” diye konuştu.Meyve ve sebzelerin doğal koşullarda yetiştiği için raf ömrünü uzatmak amacıyla işleme tabi tutulmadığını hatırlatan Yenipınar, bu sayede vitamin ve mineral kaybının minimum seviyede kaldığını, bağışıklık sisteminin ise maksimum fayda gördüğünü belirtti.
KIŞ SOFRALARININ VAZGEÇİLMEZLERİ: YEŞİL VE MOR GÜÇLER
Kış aylarında bağışıklığın en büyük destekçilerinin yeşil yapraklı sebzeler ve turpgiller olduğunu vurgulayan Dr. Yenipınar şu ürünleri sıraladı:Karnabahar, brokoli, brüksel lahanası ve lahana
Ispanak, pazı, kara lahana
Pırasa, kereviz, kırmızı lahana ve mor havuç
“C vitamini ve folat açısından zengin bu sebzeler hücre yenilenmesini hızlandırırken, lif içeriğiyle sindirim sistemini düzenliyor ve metabolizmayı dengeliyor” diyen Yenipınar, bu sebzelerin haftada birkaç kez sofrada yer almasının büyük fark yarattığını ifade etti.
NAR VE AYVA PORTAKALA MEYDAN OKUYOR
Kış meyveleri denince akla ilk gelen portakal ve mandalina olsa da Dr. Yenipınar, nar, ayva, elma ve armudun da en az onlar kadar güçlü olduğunu vurguladı.“Nar, polifenol bakımından en zengin meyvelerden biridir ve inflamasyonu azaltır. Ayva ise geleneksel olarak boğaz ağrısı ve kuru öksürükte kullanılan doğal bir destekçidir” diyen Yenipınar, turunçgillerin yüksek C vitamini içeriğiyle soğuk algınlığına karşı kalkan oluşturduğunu, elma ve armudun ise çözünür lifleriyle kan şekerini dengelediğini ve bağırsak sağlığını koruduğunu ekledi.
MEVSİMSEL BESLENMEK SADECE SAĞLIK DEĞİL, SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK DEMEK
Mevsiminde ürün tüketmenin çevresel faydalarına da dikkat çeken Dr. Yenipınar, “Yerinde ve zamanında yetişen ürünler karbon ayak izini azaltır, yerel üreticiyi destekler ve sürdürülebilir tarımı güçlendirir. Yerel pazardan alınan her sebze-meyve hem doğaya hem de toplum sağlığına katkı sunar” ifadelerini kullandı.
BASİT ALIŞKANLIKLARLA GÜÇLÜ BAĞIŞIKLIK
Kış boyunca sağlıklı kalmanın karmaşık olmadığını belirten Yenipınar, şu pratik önerilerde bulundu:Sebzeleri buharda veya az yağlı yöntemlerle pişirmek
Sofraya her renkten ürün eklemek
Meyveleri taze tüketmek
Günlük en az bir öğünde mevsim sebzeleriyle hazırlanmış salata veya yemek bulundurmak
Dr. Yenipınar sözlerini şöyle tamamladı: “Mevsimsel beslenme bir trend değil, bir yaşam biçimidir. Aralık ayında doğanın bize sunduğu taze sebze ve meyveleri tüketmek, hastalıklara karşı doğal kalkan oluşturmanın en basit ve en etkili yoludur.”