Alanya’da son dönemde yaşanan deniz kirliliği ve arıtma sorunu ile ilgili soruları yanıtlayan Kaymakam Şakir Öner Öztürk, “Alanya ve Antalya için denizlerimizin temizliği en önemli görevlerimizden biridir. Şehir, büyük oranda turizm ve tarım üzerine kuruludur ve her iki sektörün de temelinde deniz yer almaktadır. Deniz olmazsa tropikal meyvecilik yapmak veya deniz kenarında turizm çekmek mümkün değildir. Bu yüzden denizimize gözümüz gibi bakmalı, çok büyük özen göstermeliyiz. Hem kamu kurumları hem vatandaşlar hem de turistler açısından deniz temizliği konusunda ciddi hassasiyet göstermemiz gerekiyor" dedi.
‘DENİZLERİMİZİN TEMİZLİĞİ EN ÖNEMLİ GÖREVLERİMİZDEN BİRİDİR’
Kaymakam Öztürk, "Denizlerin temizliği sadece turizm gelirleri açısından değil, halk sağlığı açısından da kritik önem taşıyor. Denizlerde yüz binlerce kişi yüzüyor ve burada bulaşıcı hastalık riski bulunmaktadır. Bu nedenle ilgili kuruluşların tüm yatırımlarını gözden geçirip, alınması gereken tedbirleri ivedi bir şekilde uygulamaları gerekir. Bazı durumlarda büyük yatırımlar gerekirken, bazı durumlarda geçici veya kısa vadeli önlemler de etkili olabilir. Uzun vadeli projeler üç, beş veya on yıl sürebilirken, kısa vadeli tedbirler üç ila beş ayda uygulanabilir. Her iki planın da aynı anda masada olması gereklidir. Deniz kirliliği söz konusuysa, hem kısa hem orta hem de uzun vadeli eylemlerin aynı anda planlanması ve kısa vadede yapılabileceklerin hızlıca uygulanması gerekir. İlgili kurumlar, özellikle Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı ASAT Genel Müdürlüğü, deniz kirliliğine yol açan unsurları analiz edip yol haritasını belirlemeli. Uzun vadeli projeleri planlarken, kısa vadede alınması gereken önlemleri de hemen hayata geçirmelidir” dedi.