Olay, 28 Kasım 2024’te Kepez ilçesi Yeni Mahalle 2447 Sokak’taki bir kahvehanede saat 18.00 sıralarında yaşandı. Uğur Akyol, kuzeni Ahmet A.’nın kahvehanede çalışırken ödenmeyen sigorta primi ve alacaklarını tahsil etmek için işletme sahibi A.D. ile telefonda görüştü. Ardından kuzeniyle birlikte kahvehaneye giden Akyol, burada A.D.’nin yeğeni Furkan Dere ile tartıştı. Tartışma kavgaya dönüşüp sokağa taştı. Dere, yanında taşıdığı tabancayla Akyol’a ateş etti. Ağır yaralanan Akyol, kaldırıldığı Kepez Devlet Hastanesi’nde hayatını kaybetti.
ŞÜPHELİ TAKSİYLE KAÇARKEN YAKALANDI
Cinayetin ardından Furkan Dere, suç aleti tabancayı aynı mahallede bir sokağa atarak taksiyle kaçmaya çalıştı. Ancak motorize yunus ekipleri, taksiden inip yaya olarak kaçmaya çalışan Dere’yi kısa sürede yakaladı. Dere tutuklanırken, amcası A.D. adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Kahvehanede bulunan Akseven A. da olayla bağlantılı olarak tutuksuz yargılanıyor.
“MEKTUP BUHRAN İÇİNDE YAZILDI”
Antalya 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, Furkan Dere “tasarlayarak kasten öldürme”, A.D. ve Akseven A. ise “azmettirme” suçlamasıyla hakim karşısına çıktı. Dere, cezaevinden savcılığa gönderdiği mektupta, cinayeti amcası A.D.’nin planladığını, silahı onun verdiğini ve tehdit altında cinayeti işlediğini iddia etmişti. Ancak duruşmada bu ifadeleri reddetti. Şizofreni hastası olduğunu ve akıl sağlığının yerinde olmadığını öne süren Dere, mektubu ilacını alamadığı için buhran içinde yazdığını, yazdıklarının hayal ürünü olduğunu savundu.
“HARAÇ İSTEDİLER, TAHRİK ALTINDAYDIM”
Yüzde 72 görme engelli olduğunu belirten Furkan Dere, savunmasında, olaydan üç gün önce Antalya’ya gelerek amcasının kahvehanesinde çalışmaya başladığını anlattı. Akyol ve kuzeninin kahvehaneye gelerek haraç istediğini öne süren Dere, olay günü Akyol’un kendisine ve ailesine küfrettiğini, bu nedenle tahrik altında cinayeti işlediğini iddia etti. “Amacım öldürmek olsaydı, Ahmet A.’yı da öldürürdüm. Pişmanım,” diyen Dere, silahı kendi taşıdığını ve kimsenin emriyle hareket etmediğini belirtti.
“İÇİNE CİN KAÇTIĞINI DÜŞÜNDÜK”
Tutuksuz sanık A.D., olayla bağlantısı olmadığını savundu. Ahmet A.’nın kahvehanede çalıştığını, ancak bir ay önce davranışlarının değiştiğini ve “içine cin kaçtığını” düşündüklerini söyledi. Ahmet A.’nın sigorta primi için 120 bin TL talep ettiğini belirten A.D., olay günü konuşmak için kahvehaneye çağırdığını, ancak gerginliğin tırmandığını ifade etti. Furkan’ın silahlı olduğunu bilmediğini ve “yapma” uyarılarına rağmen ateş ettiğini öne süren A.D., “Bizi de vurabilirdi. Suçum yok,” dedi.
“SADECE TAVLA OYNUYORDUM”
Tutuksuz sanık Akseven A. ise olay günü kahvehanede yalnızca tavla oynamak ve çay içmek için bulunduğunu belirtti. Ahmet A.’ya sakin olmasını söylediğini, ancak kavgaya karışmadığını savunan Akseven A., Furkan’a ateş etmesi için herhangi bir talimat vermediğini ifade etti.
“PUSUYA DÜŞÜRÜLDÜK”
Ahmet A. ise aylarca sigortasının yatırılmadığını, A.D.’nin kendisini oyaladığını anlattı. Konuşmak için kahvehaneye gittiklerini, ancak A.D. ve Akseven A.’nın Furkan’a silah vererek cinayeti planladığını iddia etti. Olayda bacağından yaralandığını belirten Ahmet A., “Konuşmak için gittik, pusuya düşürüldük,” dedi.
AKIL SAĞLIĞI RAPORU TALEBİ
Duruşmada sık sık gerginlik yaşanırken, mahkeme heyeti güvenlik kamerası görüntülerini inceledi. Furkan Dere’nin akli dengesinin yerinde olup olmadığının belirlenmesi için rapor istenmesine karar verildi. Dere’nin tutukluluğu devam ederken, tutuksuz sanıklar için adli kontrol şartı getirildi. Dava, raporun hazırlanmasının ardından görülecek.