Haberde insan

Antalya'da çaycı çocuk gelinler için kitap yazdı

Antalya Konyaaltı Belediyesi’nde çaycılık yapan Güllü Yıldırım (49), dinlediği bir hayat hikayesinden ve yaşadıklarından yola çıkarak çocuk gelinlerle ilgili farkındalık oluşturabilmek için kitap yazdı. Yıldırım, çay ocağında boş vakitlerinde ve evinde yazdığı kitabında, bir çocuk gelinin hikayesini anlattı.

Abone Ol

Antalya’da yaşayan 2 çocuk annesi Güllü Yıldırım, bir süredir Konyaaltı Belediyesi’nde çaycı olarak çalışıyor. Yıldırım, çalışmalarının yanında doğduğu ve yaşadığı coğrafyada şahit olduğu çocuk gelinlerin hikayelerinden etkilendi. Son olarak bir yakınından dinlediği çocuk gelin hikayesi üzerine, antropolog kızı Candan Fırtına ile bir proje hazırlamaya başladı. Çocukluğundan bu yana hikayeler yazmaya meraklı olan Yıldırım, çocuk gelinlere dikkati çekmek ve çözüm olabilmek umuduyla vaktinin çoğunu yazarak geçirmeye başladı. Uyandığında, işe giderken yolda geçirdiği zamanda ve iş yerindeki boş zamanlarında çay ocağında notlar alan Yıldırım, akşam evine gittiğinde ise bu notları kızıyla birlikte kitap haline getirmeye başladı. Yaklaşık 10 yıl araştırmalarına ve yazmaya devam eden Yıldırım, yakın zamanda bir çocuk gelinin yaşadıklarını anlatan ‘Yüreğimi Avuçla Anne’ isimli kitabını çıkarttı.

YAKLAŞIK 10 YIL SÜRDÜ

Çalışmanın yaklaşık 10 yıl sürdüğünü söyleyen Güllü Yıldırım, "Kitabın temeli çocuk gelinlerin önüne geçmek. Yaşadığımız coğrafyada 'kültür' adı altında bunlar çok sık yaşanıyor. Belki bir şekilde önüne geçeriz düşüncesiyle bu projeye başladık. 10 yılı aşkın çalışmamız oldu. 'Belki birilerine ulaşırız' diye kitap haline getirdik. Kitap, çocuk yaşta gelin olmuş, çocukluğunu, ergenliğini yaşayamadan anne olmuş, kendi hayal dünyasında kendisine yeni bir dünya kuran bir kadını anlatıyor" dedi.

Bir şeyler yapması gerektiğini düşünerek yola çıktığını belirten Yıldırım, "10 yıl sürdü bu çalışma ve hiç kolay olmadı. Kızımla birlikte bu çalışmayı yürüttük. Her an, her saniye yüreğinize dokunuyor. Ağlamanız gereken yerde ağlayamıyorsunuz. İnsan içinden gelince, daha zor olabiliyor. O coğrafyada ve kendi yakınlarımda da çok çocuk gelin vardı. Canına kıyanlar, doğum yaparken ölenler oldu. Bunları gördükçe bir şeyler yapılmalı diye düşündüm. Öylelikle bu hikayeyi ele aldık. Bir başka kitap çalışmalarımız mevcut. Henüz bir yayınevi bulamadık" diye konuştu.

Çalışmalarına devam etmek istediğini söyleyen Yıldırım, "Yazım, keyif veren bir süreçti. Sabah kalkınca, işe gelirken, çalıştığım yerde notlar alıyorum. Evde yazmaya yoğunlaşıyorum. Çocukken de kara kalem çizer, hikayeler yazardım. Yazma serüveni benim için çocukken başladı" dedi.